LİBERALİZMİN TEMEL İLKELERİ
LİBERALİZMİN TEMEL İLKELERİ
Liberalizm, düşünsel temellerinin 17. yy da atıldığı bir siyasal düzendir. Liberalizm, tarihsel birikim ve çatışmaların süzgecinden geçerek günümüzde bütün bir siyasal sistem olarak varlığını güçlendirmedir. Sosyalist ve faşist siyasal sistemlerle girdiği mücadele sonrası dünyada yaygın bir siyasal sistem olma özelliği taşımaktadır. Savunduğu değer ve ilkeler evrensel olma iddiası içinde kabul görmektedir. Demokrasi ve insan hakları ile yaptığı ittifak liberalizmin etkisini daha da artırmaktadır.
Liberalizmin felsefi kökenleri Locke, Hume, Smiht , Mill, Bentham , Spencer , Constant gibi düşünürün görüşleriyle şekillenmiştir. John Locke, liberalizmin öncüsü olarak kabul edilir. Devletin amacının özgürlüğü güvence altına almak olduğu, devletin kaynağının ve meşruiyetinin toplum sözleşmesinde aranması gerektiği, iktidarın bireysel kabulü amaçlamak zorunda olduğunu belirten görüşleriyle liberal düşüncenin kuruluşuna katkıda bulunmuştur. David hume aklın bireysel fayda peşinde koştuğu, kendiliğinden düzünin en adil düzen olduğu ve devletin buna asla karışmaması gerektiği, faydacılık ve özgürlüğün insanın dogası olduğunu savunmuştur. Adam smith, insanlar çıkarları peşinde koşarak toplumsal çıkarı artırdığı doğal düzenin özgür düzen olduğu, devletin iç ve dış güvenlik görevleri dışında hiçbir şeye karışmaması gerektiği, Jeremy Bentham ‘ın devletin amacının bireysel çıkarları artırmak olduğu ve J.S.Mill in devleti ve ahlakı, hazzın belirlediğini, en büyük hazzın özgürlük olduğunu, devletinde amacının bu hazzı maksimize etmek olduğunu söylemesi liberal düşüncenin gelişmesini sağlamıştır. Herbert spencer, en uygun olanın ayakta kalmasını sağladığı için sosyal ayıklanmayı “laissez faire” i bireyi savunarak liberalizme katkıda bululmuştur. Benjamin Constant, basında, dinde, ekonomide, mülkiyette kısaca her şeyde azami özgürlüğü savunmuş liberalizm ile doğrudan katılımım birleştirmeye çalışmıştır. Alexis de tocquoville de liberalizm ile demokrasiyi özdeşleştirip birinin olmazsa olmaz şartı olarak göstermiş, tarihin amacının özgürlük ve eşitliği gerçekleştirmek olduğunu savunarak liberalizmin günümüzde anlaşılan temel ilkelerinin belirginleşmesine katkıda bulunmuştur.
Liberalizmin temel ilkelerinin neler olduğu konusunda birçok görüş ileri sürülmüştür. Sabine, liberalizmin 3 temel ilkesinden bahseder ; sınırlı devlet, serbest girişim ve en geniş ve özgür şekilde sözleşmelerle yapılan düzenlemeler olarak belirtir. Erdoğan liberalizmin temel ilkeleri olarak; bireyselliğe verilen önem ve insan hakları, serbest piyasa ekonomisi, sınırlı minimal devlet hukuka bağlı devlet ve liberal sosyalizmi sıralar. Yayla ya göre liberalizmin 4 temel unsuru vardır; bireycilik özgürlük, kendiliğinden düzen ve piyasa ekonomisi ve sınırlı devlettir. Poper , acık toplum olarak nitelediği liberalizmde en temel ilkeler olarak devletin görev ve maksadının yurttaşların özgürlüklerini korumak olması gerektiği, köleliğe değil özgürlüğe , organik toplumsal yapıya değil soyut topluma, zorunlu görevler ve iş bölümüne değil gönüllü birliktelik ve işbirliğine dayanan bir toplum olması gerektiğini belirtir.
Liberalizm sınırlı devlet sınırsız özgür toplum ilkesini savunur. Çünkü; size her şeyi verebilecek kadar güçlü bir iktidar sizden her şeyi alabilecek kadar güçlü bir iktidrdır…!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder